Başar Kadumi 2011 Ağustos'unda Suriye'ye gitmişti. 7 aydır kendisinden haber alınamıyor. Ailesi endişeli. Eşi ve çocukları gözü yaşlı kendisinden gelecek hayırlı haberi bekliyorlar...
Gazetecilik herkesin kaçtığı yere gitmektir. Bu bazen bir savaş olur bazen bir deprem bölgesi, bazense açlığın, fakirliğin, yokluğun kol gezdiği bir yer. Bir binada bomba patlar herkes kaçmaya çalışırken gazeteci olay yerine yaklaşmaya çalışır. Yani gazeteci çoğu zaman kelle koltukta iş yapar. Fotoğraf çekerken kurşunun nereden, ne zaman geleceğine aldırış etmeden işini hakkıyla yerine getirmeye çalışır.
Hakikatin peşinde koşarken, çoğu zaman mazlumun sesini dünyaya duyurmaya çalışırken gerektiğinde bedel de öderler. Bu bazen ölüm gibi ağır bir bedel olur. Kimisi kör bir kurşuna hedef olur, kimisi enkazın altında kalır.
Türk gazeteci Cüneyt Ünal ile Filistinli gazeteci Başar Fehmi Kadumi’den tam 7 aydır haber alınamıyor.
Başar’ın Türk eşi Arzu Kadumi, İki çocuğuyla İstanbul’daki evinde dört gözle hayırlı bir haber bekliyor. Gelen her telefona ümitle bakıyor. Arzu Hanım, 60 gündür görmediği eşine olan hasretini anlatırken “Başar Ramazan Bayramı’nda gitmişti. Ben bayramı onsuz geçirdim. Bayram benim için bayram değildi. Artık dönmesini istiyorum. Artık kelimeler tükendi. Söyleyeceğim bir şey yok. Herkesten dua istiyorum” dedi.
13 YILDIR EVLİYİZ
Dışişleri Bakanlığının konuyla yakından ilgilendiğini belirten Arzu Kadumi, şöyle konuştu: “İlk gün Ahmet Davutoğlu aradı beni teskin etmeye çalışarak eşimin serbest bırakılması için gerekeni yapacaklarını söyledi. Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas Başar’ı tanıdığını bu konuyla özel ilgilendiğini ifade etti.”
Başar’ın Arapça, İngilizce, Türkçe ve İbranice bilen sarı basın kartı sahibi bir gazeteci olduğunu anlatan Azru Kadumi, eşini şöyle anlattı: “Başar Ürdün vatandaşı ama ağabeyleri ve kız kardeşleri Kudüs’te yaşıyor. Hatay’a gitmeden önce beni iki çocuğumla birlikte Kudüs’e gönderdi. Telefonla sürekli görüşüyorduk. En son Bayramın ikinci günü Skype ile görüştüğümüzde Halep’e gideceğini söylemişti. Ondan sonra bir daha kendisinden haber alamadım. Başhar, Filistinli olduğu için görüntüsünün çekilmediğini düşünüyorum. Ben Japon kadın gazetecinin öldüğü saldırıda Başar’ın kurtulduğunu düşünüyorum. Eşim 20 yıldır Türkiye’de ikamet ediyor. 7 yıldır El Hurra televizyonunun Türkiye temsilciliğini yapıyor. Başar ile İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde tanışıp evlendik. Ben Balıkesirliyim. Bilmeyenler beni Arap zannediyor. 13 yıldır evliyiz 2 çocuğum var. Oğlum Enes 11 yaşında, kızım Zehra 5,5 yaşında.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder